"Harcanan bunca emek, bunca değer, işleyen rotatifler, cesetleri iğnelemek gibi bir şeydir."
Atasözlerini yanlış anlayanlar derneğinin üyesi politikacılar tarafından iğneyi başkasına çuvaldızı kendilerine batırma merasimi sürmektedir. İlgili tüm milletvekili, belediye başkanı ve valilerin dikkatine...
Her üniversitede her bölümün bu seneki mezunları tarafından açık açık verilen Gezi direnişi yanlısı mesajların reel hayata yansıyacağından şüpheliyim. Mezuniyet bir gazla sevdiğin kıza açılma törenidir zaten...
Ölenle ölünmeyen bir dünyada ölenle insanlığı bulamayanlara şaşırmamak gerek. Adamlar insanın dirisine saygı göstermiyorlar ki. Ölülerin üzerine işemediklerine sevinmeliyiz bir yerde. O kadar olur mu demeyin, o kadar kalpsizini de gördüm.
Bu kadar olaydan sonra hala "iki ağaç için değer miydi" diyenlerin varlığı... Devamını getiremedim.
Dilsizi oynayan yazarlarla görmüş geçirmiş baba rolüne soyunmuş yazarların karşısında haklı mücadelesini sürdürmeye çalışan, bu çalışma yeteri derecede zorken bir de direnişin saflığını çalmak isteyenlerden direnişi korumaya uğraşan insanların savunduğu ve yılmadan devam ettirdiği haklı mücadele...
Diyorum ki "halkın haklı isteklerine halk destek vermezse, halk görünümlü provokatörlerin araya girip eylemi sahiplenmesi işten bile değildir". Adam susuyor önce, düşünüyor. Sonra "taş atana gaz da mı sıkmasaydı polis" diyor. Hadi buyur sen anlat.
Yolda giderken alakasız şekilde "adamların icraat yapıyoruz dediği yalnızca inşaat. bilişim gelişti mi, hammadde üretimi, tarım, sanayi gelişti mi? Yok. Varsa yoksa duble yol, köprü. Sanırsın Ağaoğlu başbakan." diyor. Hak veriyorum. Tartışmada söylenmek üzere zihnime kaydediyorum.
Aymazlık da diz boyu. Adam eylemcilerin arasına dalmış, üç kişiyi ezmiş. Birisi yoğun bakımdan yeni çıkmış. Gidip karakola suç duyurusunda bulunuyor. "Arabamda maddi hasar var!"...
Amcama seninle konuşmayı çok isterdim ama cahille tartışamam, kaybederim diyorum. Cehape zihniyetini bırak da anlat bakalım Almanya'nın destek vermesini diyor. "Cehape ne" diyorum cahil diyor. Tartışmayı kaybetmesin diye susuyorum.
Kendine faydası olmayan adamların savunduğu bir iktidarla gündüz çalışıp akşam eyleme çıkan adamların savunduğu bir direnişin en büyük iki farkı, birisinin eline sopa alıp karşı tarafa girecek kadar ipsiz, diğerinin polise mukavemet edemeyecek kadar meşgul olmasıdır.
Göz kapaklarıma oturan vicdanım değil. Vicdan göz kapaklarına oturmayı sevmez. Sevse hayatları boyunca uyanmayacak siyasiler biliyorum.
Avrupalı kaynaklar eyleme çıkanlara 30-50 lira arası bir para veriyormuş. Benim hakkımı yiyene helali hoş olsun. Ne kadar helal malsa artık.
Şimdilik uyuyorum. Aklıma gelirse yazıyı düzeltirim. Düzeltmezsem de bu cümleye bakar bakar "vay ciddiyetsiz it" dersiniz. Çok iyi olur hem. Benim sırat köprüm kıldan ince olacak, beni sırtında taşıyacak babayiğitlere ihtiyacım var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder