25 Şubat 2014 Salı

Tuz Cinsinden 1 Milyar

GORA filmini izlediğimde ortaokula giden bir çocuktum. Arkadaşlarla bayram harçlıklarımızı toplayıp sinemaya gitmiştik. Esprileri genel olarak kaçırdığımı hatırlıyorum. Artık pek fazla görüşmediğimiz arkadaşlarımla "montaj bu" kısmında yerlere yattığımızı hatırlıyorum. Hani filmin sonunda esas oğlanın esas kızı aldığı bölümde...

Bir filmin montaj olduğu iddia edilen görüntülerle bitmesinin ardından, gerçek hayattaki bir hükümetin de bir ses kaydıyla aynı kadere çok yaklaştığını görmek önce tebessüm ettirdi beni. "İlahi adalet, sen nelere kadirsin" gibi saçma espriler geçti aklımdan. İlk tepkiler çoğu zaman hayal edildiği gibi olmuyor.

Sonra açıp ses kaydını dinledim ve ancak o zaman durumun vehametini kavrayabildim. Videoda bahsedilen paranın büyüklüğü, parayı elden çıkarmak için yapılanlar ve henüz "babacığından" öğrenecek çok şeyi olan toy bir çocuğun çırpınmaları tüylerimi diken diken etti.

Hemen bu kayıtla çalkalanan sosyal medyaya bir göz attım. Gözüme önce "montaj" iddiaları çarptı. Ardından da montaj olmadığını ispatlayan ses teknisyenleri. Akabinde "çalıyorsa Tayyip çalsın" diyenleri gördüm. Şeb-i Arus konuşmasının saatlerini yazanlar, küfredenler, istifa isteyenler derken, ortalık ana baba günüydü -ki hala öyle. O zaman şimdiki zamana bir dönüş yapalım...

Ses kaydının ardından, beklendiği gibi AK fanatikler misilleme ve yalanlama yarışına girmiş durumda. Şu anda Erdoğan karşıtı yazanlara Erdoğan'a sövenlerden daha çok sövüyorlar. CHP seçmeni çok büyük ihtimalle görüntüleri bekliyor. MHP seçmeni "Bahçeli'ye çocuksuz demenin sonucu bu" diye Bilal ile dalga geçiyor. Benim gibi bir kısım ise inanmaya inanmaya istifa bekliyor.

Bakan çocuklarının içeriye alındığı operasyon dalgası AKP'ye bu kadar zarar vermedi. Veremezdi de zaten. O sebeple 17 Aralık operasyonunun şimdi başladığını söyleyebilirim. Çünkü cemaat, tasfiyelerin sırf bu kayıtları gizlemek sebebiyle yapıldığını söyleyecektir. Bakan çocuklarının içeri alınması sebebiyle tasfiye yapılmayacağını düşünenler de, bizzat Erdoğan ailesini ilgilendiren bir konu için tasfiye yapılmış olabileceğini akla yatkın bulacaktır.

Şu ana kadar dün geceden beri yaşananları üstünkörü anlattım. Durumu bir de kendim yorumlamak istiyorum

30 Mart'a yaklaştıkça önümüze böyle kayıtlar çok daha fazla gelecek. Hatta bana öyle geliyor ki bu kayıt yeni çıkanların yanında devede kulak kalacak. Siyaset zaten kirli oynanan bir oyundu, 17 Aralık'tan ve bu ses kaydından sonra çok daha kirli oynanacak.

Ancak, başbakanlıktan yapılan açıklama dünün ve bugünün en önemli meselesidir kanımca. Çünkü montaj olmadığı anında ispat edilebilecek bir ses kaydı için montaj demek, hükümetin seslendiği kitleyi ve prim yaptığı çarpıklığı hemen ortaya koyuyor. Benim her zaman söylediğim gibi, başbakanlığın bu açıklaması yine cehaletten prim yapmak amacıyla yapılmıştır. İnternetten bihaber kitleleri kaybetmemek adına... Ve emin olun bu kesim bu sabah yandaş gazetesini okurken, ağzı açık ayran delisi gibi inanmıştır bu yalana.

Bana kalırsa konuşmada adı geçen şirketler ve kişiler çıkıp bir açıklama yapmalıdır. Sonuç olarak onlar siyasetin değil paranın ve gücün peşinde koşarlar. Bu kayıtla da şu an iş yaptıkları hükümetin ikisini birden kaybetmesi çok yüksek bir olasılık olarak duruyor. Zaten bu zatlardan bir tanesi aleyhe açıklama yaparsa, hükümet dümeni iyice kaybedecektir.

Son sözlerim her zamanki gibi sağ duyusunu yitirmiş halka olacak. Kafanızı gömdüğünüz "montaj bu" toprağından çıkartıp havayı koklayın. Bırakın o pis yolsuzluk ve rüşvet kokusu burnunuzdan ciğerlerinize dolsun. Zaman sizi aptal yerine koyan hırsızlara hak ettiğini verme zamanı. Bir kere olsun doğru şeyi yaparsanız belki bundan sonrakiler hırsızlık yapmadan önce iki kere düşünür. Haydi, Allah'ın adıyla hırsızlık yapan bu utanmazların gitme vakti geldi.

1 milyarı sadece tuz cinsinden görenlere duyurulur.





Bu da bahsedilen ses kaydı efendiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder