İyi Akşamlar

İyi akşamlar mağlup yurdun yıkık insanları,

Akşamlar mağlup olmadı, yırtamadık karanlığı...

Eline geçer bilmem kaç kez insanın

İllegal bir hakimce başımıza vasi atanmış

-ki mahcurdan çok mahcubuz-

Gözünü kan bürümüş ve cüzdanı şişkin

Bir elinde dirgen ve başında boynuz olan zatın,

Hatta ona bir ilah, bir mesih gibi tapanların

Toprağa saplanmış çınar kökünden yapılmış

Adi hükümdarlığını bitirme fırsatı...

Ama biz denemedik ki bilelim değil mi?

Biz bilemedik ki o sakalı değirmi

Kara gözlü, sazı da sözü de isyan kokulu,

-Hatta tarih onun gibi sürülenlerle dolu-

Sılaya hasretle göçen adamın değerini...

İşte ağzını anca vidanjör temizleyen!

İşte şimdi sunduğu o programa rağmen

Kaç kere evlendiği meçhul ekran fahişesi!

İşte yıllarca dansöz oynatıp gerdan kırdıran

Rüzgarın değiştirdiği yöne yeni yeni ayak uyduran

Kanal demeye bin şahit güç budalası!

Kimler için kimleri kaybettik, uyan!

Bunlar için mi onları feda ettik ulan?!

Kimin giydiği daha güzel diye yarışıp

Gece boyu küfür kıyamet spor tartışıp

Dini televizyonda ağzına sakız ettikten sonra

Cukkadaki parayla Laleli'de iki Rus'la oynaşıp

Hayasızlığı haya gibi gösteren hırbolara

Feda mı ettik vatan diye yanan fidanları?

Ayıp mı ettik söyleyin ülkemin insanları?

Akşamın karanlığını yırtıp atamıyorsak da

Bazı dallamaların ağzını yüzünü kırıp atsak ya!